Depremde sağ kurtulan ancak birçok öğrencisini kaybeden Mehmet İncecik, yaşadıklarını büyük bir hüzünle anlattı.
İHA
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni olan Mehmet İncecik, Kahramanmaraş merkezli depremlere Hatay’ın Antakya ilçesinde yakalandı.
5 katlı apartmanında ailesiyle depreme yakalanan İncecik, ölümden döndü.
Aüır hasarlı binadan sağ çıkan İncecik, ailesiyle birlikte
Karabük’e yerleşti.
Yenice ilçesindeki Çok Programlı Anadolu Lisesi’nde görev
yapan İncecik, depremde hayatını kaybeden öğrencilerini unutamazken, acısını ise yüreğinde taşıyor.
“Çok kişiyi kaybettik”
Mehmet İncecik,
“Bu depremden sağ çıkmak hakikaten bir el becerisi, bir kol gücü vesaire
değildir. Allah öyle takdir etti, çıktık. Apartmanımız sağlam bir apartmandı,
tamamen yıkılmadı ama daha sonrasında parçalandı. 7.8’lik bir depreme dayanması
bile sağlam olduğunu gösterir. Bu sırada çok kişiyi kaybettik. Birinci derece
akrabalarımız sağ olarak kurtuldu ama akrabalarımızdan, kuzenlerimin vefat
edenler var” dedi.
“Hakkında şiir ve kitap bile yazabileceğimiz çok güzel
gençler var”
Vefatlar içerisinde kendilerini en çok etkileyenlerin
öğrencileri olduğunu anlatan İncecik, “Çünkü bunlar bizim ülkemizi emanet
edeceğimiz genç beyinlerdir. Bizim okulumuz sınavla öğrenci alan çok başarılı
bir okuldu. Bu okulumuzun içerisinde de çok güzide öğrencilerimiz vardı.
Hakikaten ben inanıyorum onların her biri cennet kuşu olmuştur. Pırlanta gibi
gençlerdi. Hele hele bunların içerisinde unutamadığımız hakkında şiir ve kitap
bile yazabileceğimiz çok güzel gençler var” diye konuştu.
Deprem anında yaşadıklarından bahseden İncecik, “Günlerden
pazar gecesiydi. Zaten Pazartesi günü okullar açılacaktı. Eşim o gece oruç
tutalım demişti. Saat 05.10’a saati kurmuştum. Saat bizi uyandıracakken deprem uyandırdı” ifadelerini kullandı.
“Bildiğim duaların hepsini okudum”
“4.17’deki o sarsıntıda zaten yani uyumak mümkün değildi”
diyen İncecik, şunları söyledi:
“Kör olanın gözleri açılır, sağır olanın
kulakları açılır. Öyle şiddetli bir gürültü. Hem alttan hem de sağdan soldan
deprem gürültüsü var. Aynı zamanda parçalanan duvarların çatırtı sesleri,
insanların çığlık sesleri var. Arka tarafımda bulunan oğlumun duvarı bizim
yatağın üzerine devrildi. Orada zemin yumuşak olduğu için muhtemelen çok fazla
ezilmedim.
Depremin bitmeyeceğini anlayınca aldığımız deprem tatbikatları
eğitimleri neticesinde edindiğimiz tecrübelerle yatağın kenarına uzandım.
Kelime-i Şehadet getirmeye başladım. Bildiğim duaların hepsini okudum. Allah’a
tevekkül ettim. Yani çıkmak gibi bir düşüncem yoktu. Çünkü üstümde bir duvar
var. Oğlum da üzerimdeki duvarların parçalarını kaldırınca biz çıkmaya muvaffak
olduk.”
Haber Kaynağı: İhlas Haber Ajansı (İHA)
Kaynak: www.ensonhaber.com