Her birimiz dönem dönem uykuyla alakalı bazı sorunlar yaşıyor olsak da, uyku bozuklukları bu tür sorunların çok daha ilerlemiş, uzun süreli hallerini kapsıyor. Diğer uyku bozukluğu türlerine göre adı pek duyulmamış olsa da en az onlar kadar hayatı etkileyen bir başka tür ise, uykunun kendisinden korkmak olarak tanımlanan somnifobi.
Uykusuzluk olarak da bilinen insomnia, karabasan olarak da bilinen uyku felci ve çok daha fazlası… Sağlığımız üzerinde çok ciddi etkileri olan uykuyla ilişkilendirilmiş birçok rahatsızlık bulunuyor, fakat uyuma eyleminden korkma olarak bilinen somnifobi, bunlar arasında belki de ilginçlerinden biri.
Klinofobi ve hipnofobi olarak da bahsedilen, gündelik dilde uyku korkusu diye geçen bu fobi, kişinin uykuya dalmaktan korkmasına ve sonucunda da çok yorgun olsa bile uyuyamamasına neden oluyor.
Somnifobinin uyuyamama korkusuyla karıştırılmaması gerekiyor.
Çünkü somnifobiye sahip kişiler, “Ya uyuyamazsam ve enerjimi toplayamazsam… Ya uykum kaçarsa ve yarın çok yorgun argın gezersem…” gibi düşüncelere girmezler, dolayısıyla korktukları şey uyuyamamak değildir. Somnifobi sahibi kişilerin korkusu, direkt olarak uyuyakalma ihtimalleridir. Çok yorgun hissetseler ve yatağa girseler dahi, ironik bir şekilde “Umarım uyuyakalmam” korkusu taşırlar.
Fakat uyumanın hayati fonksiyonlarını devam ettirmeleri için gerekli olduğunu bildiklerinden, uyumak zorunda olduklarının farkındadırlar; bu nedenle her gece korkularıyla yüzleşmek durumunda kalırlar. Durumu daha iyi anlayabilmek için su içmekten korktuğunuzu düşünün, korksanız da yaşamsal faaliyetlerinizi sürdürebilmeniz için her gün o fobiye rağmen su içmeye devam etmek zorunda kalırdınız.
Uyku korkusu genelde anksiyete bozukluğu olan kişilerde görülür.
Bunun yanı sıra halihazırda bir uyku bozukluğu bulunan kişilerde de somnifobinin gelişme ihtimali yüksektir. Ayrıca somnifobisi olan kişilerin ortak özellikleri arasında sık kabuslar görme, geçmişte bir travma yaşamış olma, ölüm korkusu gibi durumlar da bulunuyor.
Uyku korkusuyla ilişkili en önemli nedenlerden biri, kontrolü kaybetme korkusudur. Bu fobiye sahip olan kişiler, uyurken kontrolleri dışında yapabilecekleri hareketlerden korkarlar. Bunlar arasında uykularında yürüyüp kendilerine veya çevrelerine zarar vermek, kendilerini küçük düşürücü şeyler söylemek/yapmak, kendilerini yangın, deprem ya da eve hırsız girmesi gibi durumlardan koruyamayacak olmak, uykuda ölmek, rüyada travmatik bir anıyı ya da tekrar eden bir kabusu görmek gibi korkular bulunur.
Uyku korkusuna sahip olunduğuna işaret edebilecek bazı belirtilere dikkat etmek gerekiyor.
Bunlar arasında geceleri uyumaya yakın artan kaygı durumu, yatağa girmeyi engelleyecek çeşitli bahaneler üretmek, uyumayı kolaylaştıracak ilaç, alkol veya madde kullanımı, olabildiğince geç saatlere kadar ayakta durup uyuyakalmayı kolaylaştırma çabası gibi hareketler yer alıyor.
Bunun yanı sıra bu kişilerde uykuyla ilişkili ortam ve koşullar da zamanla kaygı yaratan unsurlar halini almaya başlıyor. Bu nedenle kişi gece yatağa girme, karanlık ve sessiz ortamda bulunma gibi durumlarda kaygı arttığından bunlardan kaçınarak, sesli ve ışıklı ortamlarda, koltuk veya balkon gibi yerlerde, iş kıyafetlerini bile çıkarmadan uyuyakalmaya başlayabiliyor.
Somnifobi, bir uzman ile birlikte bilişsel davranışçı terapi yaklaşımıyla tedavi edilmesi gereken ciddi bir rahatsızlık.
İlaç tedavisiyle de desteklenebilmesiyle birlikte, uykuyla ilişkili altta yatan temel korkunun belirlenmesi ve üstüne gidilmesi önem arz ediyor. Kaygıyı artırıyor olsa bile uyku vaktinde uykuya uygun ortamlarda bulunmaya dikkat edilmeli, uyku öncesi uykuyu kaçıracak aktivitelerden mümkün olduğunca kaçınılmalı ve temel kaygı unsurunu bertaraf etmeye yönelik bir aksiyon alınıp alınamayacağı analiz edilmeli. Tabii kişinin bunları tek başına yapması çok zor olduğundan, bir psikiyatrdan destek alıyor olmak son derece kritik.
Somnifobiyi diğer fobilerden ayıran yönse, bir başka tedavi türü olan maruz kalma terapisinin başarılı sonuçlar vermemesidir. Normalde korku unsuruyla tekrarlı olarak yaşanan karşılaşmaların duyarsızlaşmayı sağladığı ve dolayısıyla fobinin şiddetini zamanla azalttığı gözlemlenirken, uyku fobisinde böyle bir durum gerçekleşmiyor.
Somnifobiniz olduğunu düşündürten belirtileriniz bulunuyorsa, kendi kendinize teşhis koyup tedavi uygulamak yerine, bir psikiyatr ile görüşmeyi ihmal etmeyin.
İLGİLİ HABER
Bir Bal Peteği Görmenin Bile Kabusa Dönüştüğü ‘Delik Korkusu’ Tripofobi Nedir, Neden Olur?
İLGİLİ HABER
Bu 3 Psikoloji Tekniğini Kullanarak Fobilerinizden ve Kötü Alışkanlıklarınızdan Kurtulabilirsiniz!
Kaynak: www.webtekno.com