Çankırı’da yapılan bir çalışmaya göre yeni bulunan bir insansı fosili, kendi türünün Afrika’da değil, önce Avrupa ve Doğu Akdeniz bölgelerinde evrimleştiğini ortaya koydu.
Ülkemizin bulunduğu coğrafya itibariyle topraklarımız uzun yıllar boyunca farklı medeniyetlere, topluluklara, hayvanlara ve diğer canlılara ev sahipliği yaptı. Bu bakımdan cömert imkânlar sunan coğrafyamız, yapılan bir çalışmaya göre zamanında kuyruksuz maymun gibi insansı türlerine de ev sahipliği yapmış.
Çankırı’da yapılan kazı çalışmalarında elde edilen kalıntılar, uzmanların arasında insansıların evrimsel kökenlerine dair tartışmaları tekrar gündeme getirdi. Kulağa bir tık karışık geldiğinin farkındayız. Gelin bulguların tam olarak ne olduğuna ve neye işaret ettiğine birlikte bakalım.
Söz konusu keşif, Çankırı’da yer alan Çorakyerler paleontolojik alanında yapıldı.
Miyosen dönemine ait olduğu belirtilen 8,7 milyon yıllık bir fosil bu bölgede çıkarıldı. Fosil üzerindeki çalışma, Toronto Üniversitesinden Profesör David Begun ve Ankara Üniversitesinden Profesör Ayla Sevim Erol liderliğinde kaleme alındı.
Söz konusu çalışma, Akdeniz fosil maymunlarının çeşitli olduğunu ve Afrika maymunlarını, insanları ve fosil atalarını içeren ’erken homoninlerin’ bilinen ilk yayılımın parçası olduğunu gösteriyor. Yani çalışma, -Prof. Begun’un söylediğine göre- bu grubun sadece Batı ve Orta Avrupa bölgelerinde evrimleşmediğine, muhtemelen değişen ortamlar ve azalan ormanların bir sonucu olarak orada evrimleşip, sonrasında Afrika’ya yayılmadan önce beş milyon yıldan fazla bir süre boyunca Doğu Akdeniz’e yayıldığına işaret ediyor.
Türün ismi “Anadoluvius turkae” oldu.
2015 yılında Türkiye’deki Çorakyerler fosil sahasında ortaya çıkarılan, oldukça iyi korunmuş kısmi bir kafatası olan Anadoluvius turkae fosilinin kazısı / Arkeofili
Begun sözlerine şu şekilde devam ediyor: Fosilin eksiksiz olması, daha geniş ve daha ayrıntılı bir analiz yapmamıza olanak sağladı. Ayna görüntüleme uygulandıktan sonra yüz çoğunlukla bütün hale geldi. Alın kısmı da vardı ve bu kemik kafatasının tepesine kadar korunmuştu. Daha önce anlatılan fosillerde kafatasının bu kadar kısmı yoktu.
Türün görünüşüne gelecek olursak; araştırmacılar, Anadoluvius’un ortalama bir şempanze büyüklüğünde -yani 50-60 kg- bir şempanze için fazla büyük ve dişi bir goril büyüklüğüne (75-80 kg) yakın olduğunu belirtiyor.
Yaşam alışkanlıklarını ise Prof. Ayla Sevim Erol şöyle anlatıyor: Elimizde uzuv kemiklerimiz yok ama çene ve dişlerine, yanında bulunan hayvanlara ve çevrenin jeolojik göstergelerine bakılırsa Anadoluvius’un, büyük maymunların yaşadığı orman ortamlarının aksine muhtemelen nispeten açık koşullarda yaşadığı görülüyor. Daha çok, Afrika’daki ilk insanların yaşadıklarını düşündüğümüz çevrelere benziyor. Güçlü çeneler ve büyük, kalın mineli dişler, kökler ve kök saplar gibi karasal kaynaklardan elde edilen sert gıda maddelerini içeren bir beslenmeyi akla getiriyor.
Zürafalarla, gergedanlarla, antilop ve zebralarla birlikte yaşadı.
Bunlar da bildiğimiz üzere Afrika ile özdeşleşmiş hayvanlar. Bu da araştırmalarla birlikte bu ekolojik topluluğun aşağı yukarı 8 milyon yıl öncesinde Doğu Akdeniz’den Afrika’ya yayıldığına işaret ediyor.
Daha öncesinde, Afrika maymunları ve bilinen en eski insanlar Afrika ile özdeşleşmişti. Fakat çalışmanın ortaya koyduğu veriler, her ikisinin de en başta Avrupa ve Doğu Akdeniz’den geldiğini gösteriyor.
Prof. Begun’un bu konudaki açıklaması da şu şekilde:
“İkinci senaryo, Avrupa menşei hipotezini kabul etmeyenler arasında favori bir öneri, ancak buna dair hiçbir kanıt yok. Bu bulgular, Afrika maymunlarının ve insanlarının yalnızca Afrika’da evrimleştiği yönündeki uzun süredir kabul gören görüşle çelişiyor. İlk homininlerin kalıntıları Avrupa’da ve Anadolu’da bol miktarda bulunuyor, ancak ilk homininlerin yaklaşık yedi milyon yıl önce orada ortaya çıkmasına kadar Afrika’da hiç kalıntı yok”
“Bu yeni kanıt, homininlerin dokuz ila yedi milyon yıl önce Avrupa’da ortaya çıktığı ve diğer birçok memeliyle birlikte Afrika’ya yayıldığı hipotezini destekliyor, ancak bunu kesin olarak kanıtlamıyor. Bu yüzden iki grup arasında kesin bir bağlantı kurabilmek için Avrupa ve Afrika’dan sekiz ila yedi milyon yaş arasında daha fazla fosil bulmamız gerekiyor.”
Çalışmaya göz atmak için bu linki kullanabilirsiniz.
Kaynak :
https://arkeofili.com/turkiyede-bulunan-maymun-insanin-kokenini-yeniden-yaziyor/
Kaynak: www.webtekno.com